Yaşamınızın bütününde, yapılması gereken işler konusunda motivasyonunuzu yüksek tutabiliyor musunuz? Peki,yaptığınız her işi, süreç boyunca severek yapabiliyor musunuz? Hayır mı? Belki de iş listenizi sürekli olarak güncelliyor ama bazı işleri hep en sona bırakıyor, sürekli erteliyorsunuzdur… Bir işe başlamayı erteledikçe ya da sonlandırmada güçlük çektikçe, kazandığınız tek şey: daha fazla baskı ve stres olur… hem kendinize olan güveninizi hem de başarınızı hızla düşürecek olan bu durum motivasyon sorunları yaşadığınızın göstergesi olabilir….
Motivasyon kavramı, bugüne kadar birçok farklı şekilde tanımlanmıştır. Temelde Latince hareket etmek anlamına gelen “movere” kelimesinden türetilmiştir ve genel olarak “harekete geçiren” anlamında kullanılır. Motivasyon, herhangi bir amaca yönelik davranış ya da güdüyü başlatan, harekete geçiren bir eksiklik ya da bir ihtiyaçtır. Motivasyon davranışı başlatır, yönlendirir ve sürdürülmesini sağlar. Aslında motivasyon her türlü işimizi yapmamızı sağlayan bir güçtür. Özellikle iş yaşamında, performansın en belirleyici unsurlarından biridir. 1960’lardan beri yapılan pek çok araştırma, yüksek motivasyon düzeyinin yüksek performansı sağlamadaki en önemli etkenlerden biri olduğunu göstermiştir. Performans yetenekle motivasyonun çarpımından oluşmaktadır. yetenek olarak tanımladığımız kişinin sahip olduğu beceriler, almış olduğu eğitim ve gerek teknik gerekse içsel kaynakların harmanlanmasından oluşan bir bütündür… Motivasyon ise kişinin genelde performansı, işi ve hedefleri açısından ne kadar istekli ve kararlı olduğuna ilişkin durumudur.. Performans, ancak ve ancak bu iki özellik (motivasyon ve yetenek) aynı anda mevcut ve güçlü ise yüksek olacaktır.Yani yüksek performans, yetenek ve motivasyona bağlıdır. Çevrenize bir bakın… mutlaka örnekleri göreceksiniz… çok iyi eğitim almış, işi gerçekleştirmek için gereken beceri ve kaynaklara sahip pek çok kişi yeterli motivasyonu olmadığından iş yaşamında başarı ve verim gösterememektedir. Çünkü motivasyon 0 olduğunda, performans da mutlak olarak sıfır olacaktır.
Motivasyonun düşük olduğu durumlarda ise denklemin sonuçları daha da tanıdık hale gelebilir: işe gelmek istememe, geç kalma, departman değiştirme hatta işten ayrılma düşünceleri… hepimizin zaman zaman yaşayabileceği bu durumun üstesinden gelmek, motivasyonu yükseltebilmek sanıldığından daha kolay olacaktır…
Motivasyonu yükseltmek için...
1- Mitlerin Farkına Varın
Motivasyonuzu yükseltmek için öncelikle motivasyon ile ilgili mitlerinizin farkında olmalısınız. Pek çok kişinin kafasında bir hedef vardır, fakat ona ulaşmak için adım bile atmazlar. Zihinlerindeki yanlış inançlar, masallar kişilerin adım atmasını engeller. Aşağıdaki bölümde, başlıca yanlış inançlar ve neden onlardan sakınmanız gerektiğini bulacaksınız.
Beceremem, onu yapamam: Evet, yapabilirsin! Diğerleri ne yapabiliyorsa, sen de yapabilirsin. Aynı büyüklükte beyin, aynı iki kol ve bacak, her gün aynı zaman diliminde yaşayan kadın yada erkek tarafından yapılmış olan tüm olağanüstü şeyleri, sen de yapabilirsin.
Yarın başlarım: Belki, yapamazsın. Bugün yapabileceğin şeyleri asla erteleme. Yarın garanti değil ve geleceğin ne getireceğini kimse bilmiyor. Yalnızca şu andan eminsin. Buradasın ve hedeflerine ulaşabilirisin.
Bu benim için doğru olmayabilir: Uğraştığınız şeyin sizin için en iyisi olduğundan hiçbir zaman %100 emin olamazsınız. Çünkü sürekli yenilenir ve değişir. Hedefe yürürken pek çok kere yol değiştirirsiniz. Mükemmel fırsatlar kapınızı çalana kadar beklemeyin. Harekete geçin.
Şimdi yukarıdaki mitlere bakın, hangilerine sahipsiniz… bir an önce o düşüncenizi değiştirin…
Motivasyonunuzu yükseltmek için 2. adım motivasyon kaynaklarınızı görmektir. Temel olarak motivasyonu yani bizi harekete geçiren ihtiyaç, hedef ve eksikleri ikiye ayırabiliriz: içsel motivasyon ve dışsal motivasyon…
İçsel motivasyon – İçsel faktörlere bağlı kişisel ihtiyaçlarınızı karşılama motivasyonunuzdur. Hobiler, boş zamanınızda yaptığımız aktiviteler vb. içsel motivasyon sayesinde yaptıklarınıza birer örnektir. İçsel motivasyon söz konusu olduğunda, yaptığınız şeyi sadece ve sadece “keyif aldığınız için” yaparsınız, mecbur olduğunuzdan değil… içsel motivasyon söz konusu olduğundaki ihtiyaç, iyi hissetme, keyif alma ihtiyacıdır..
Dışsal motivasyon – Diğerleri tarafından sunulan ya da kontrol edilen dışsal faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan motivasyondur. Aldığınız maaş ya da övgü dışsal motivasyona örnektir. İş yaşamı sıklıkla dışsal motivasyonlar üzerine inşa edilmiştir. Yapmakta olduğumuz işin bir bölümünden kişisel olarak zevk alıyor olsanız da, temel motivasyon kaynağı dışsaldır.
Yaptığınız pek çok işte her iki tür motivasyon da yer alır. Keyif aldığınız bir işi yaparken de, motivasyonumuzun bir kısmı mutlaka dışsal kaynaklara bağlı olacaktır: Sevdiğimiz bir işi yapıyor olsak da alınacak bir geribildirim de dışsal bir motivasyon kaynağıdır ve güçlüdür... Benzer şekilde, çok mutlu olduğunuz bir işi yapıyor olabilirsiniz , ama yine de maaş almamamız halinde işe gitmenizin sağlanması son derece güç olacaktır; ya da nefret ettiğimiz bir işi yaparken yüksek performans göstermeniz mümkün olmayacaktır.
..........................